Tıpkı bir dili öğrenmek gibi, bir yabancı dili öğretmek de oldukça zor olabilir. Tarih boyunca yeni bir dili en iyi şekilde öğretmek için kullanılan birçok farklı yöntem ve yaklaşım olmuştur. Bazılarının başarılı olduğu kanıtlanırken, diğerleri çoğu uzmanın favorisi değildir. Uzun süren dil öğretme yolculuğunda öğretmenler tarafından kullanılan bazı önemli yöntemler ve yaklaşımlar şunlardır: Bütüncül Fiziksel Tepki (TPR) Bütüncül Fiziksel Tepki, basitçe çocukların anadillerini öğrenme biçiminden ilham almış bir yöntemdir. Ebeveynler ve çocuklar arasında, 'dil-beden konuşmaları' denen, ebeveynin talimat verdiği ve çocuğun buna fiziksel olarak cevap verdiği bir iletişim biçimi vardır. Bu yöntemin ana dili öğrenmede faydalı olduğu görüldüğünden, TPR ile öğretmen ve öğrenci arasında benzer bir ilişkinin geliştirilmesi amaçlanmaktadır. Öğretmen, "Ayağa kalk, zıpla, kitabını aç" gibi basit talimatlar kullanır ve öğrenciler sadece istenen eylemleri canlandırırlar. Tek başına yeterli olmasa da, sınıflarda, özellikle küçük yaş gruplarıyla TPR kullanmak çok eğlencelidir; öğrenciler bundan zevk alır ve sınıfta inanılmaz bir heyecan yaratabilir. Ritmi ve ruh halini canlandırır.
Doğal Yöntem Doğal yöntem, tüm öğretme sürecinin hedef dilde gerçekleştiği bir ortama sahip olmayı amaçlayan bir yöntemdir. Dil öğrenen kişi hiçbir durumda ana dilini kullanmaz veya bu sınıflarda çeviri kullanımı görülemez. Bu yöntemi uygulayanlar, öğrencilerin ana dillerinin herhangi bir müdahalesi olmadan ikinci bir dili deneyimleyerek öğrenmeleri gerektiğine inanmaktadır. Dilbilgisi açıkça öğretilmez, öğrenciler bunları tümevarım yoluyla elde etmelidir. Öğrenciler için amaç, deneyim ve dil arasında bağlantılar geliştirmektir. Bunu, iyi telaffuza ve sözlü becerilerin geliştirilmesine odaklanarak yaparlar. Öğrencilerin anlama, akıcılık, okuma ve dinleme becerilerini geliştirmek için etkili bir yoldur. Yine de dilbilgisi konusunda yetersizliğe neden olabilir.
İletişimsel Yaklaşım (CLT) CLT, günümüzün dil öğretim dünyasında dil öğretiminde açık ara en popüler yaklaşım ve yöntemlerden biridir. Bu yöntem, ikinci bir dili etkili bir şekilde öğretmek için etkileşim ve iletişime odaklanır. Öğrenciler, hedef dilde muhtemelen karşılaşacakları günlük durumları deneyimlerler. Eğitmenler ayrıca geleneksel dilbilgisinin dışındaki öğrenme konularını da birleştirir, böylece öğrenciler farklı durumlarda yanıt verme becerisini geliştirirler. CLT öğretmenleri, basit eğitmenler yerine öğrenmeyi kolaylaştırıcı mentörler olmaya odaklanır. Bunu yaparak öğrencilerin dilbilgisinde ehil olmaları yerine hedef dilde iletişim kurmayı öğrenerek CLT'nin birincil hedefine ulaşmalarına yardımcı olurlar.
Dilbilgisi-Çeviri Yöntemi Dilbilgisi çeviri yönteminin kullanıldığı sınıflarda öğrenciler gramer kurallarını öğrenir ve daha sonra hedef dil ile ana dil arasında cümleleri çevirerek bu kuralları uygularlar. İleri düzey öğrencilerden tüm metinleri kelimesi kelimesine çevirmeleri istenebilir. Yöntemin iki ana hedefi vardır: öğrencilerin hedef dilde yazılmış edebi eserleri okuyup çevirmelerini sağlamak ve öğrencilerin genel entelektüel gelişimini ilerletmek. Dilbilgisi-çeviri yönteminin başrol oynadığı derslerde ders ana dilde anlatılır, telaffuz çok az önemsenir veya hiç önemsenmez ve dilbilgisinin doğası hakkında uzun, ayrıntılı açıklamalar verilir. Bu yöntemde iletişim nihai amaç olmadığı için günümüz dil öğretim dünyasının çok tercih edilen yöntemlerinden biri değildir.
ความคิดเห็น